BU yazıyı aslında dün okuyacaktınız,
“Bir gün bekle Fatih” dedim kendi kendime, bir gün daha bekle,
Tam Galatasaraylılar gibi, isyanımı yazmak için bir gün daha bekledim,
Bir önceki sezonu 5, sırada tamamlayan Galatasaray, geçen sezon da büyük hayal kırıklığı yarattıktan sonra bu yıl da sezona berbat bir başlangıçla girdi,
İlk lig maçını kaybetti, UEFA’da ite kaka ilk turu geçti, ikinci turda kendi sahasında beraberliği zor kurtardı,
Belki bu turu da geçecek ama Galatasaray taraftarı mutsuz,
Hem de çok mutsuz,
Çünkü Galatasaray’da ışıltı yok, pırıltı yok,
,,,
,,,
Yazı spor bölümüne aktarılmıştır okumak için lütfen tıklayınız
Yaman bir çelişki
BAŞBAKAN Erdoğan haklı,
TÜSİAD bugüne kadar kendisini doğrudan ilgilendirsin ilgilendirmesin, türlü konuyla ilgili araştırma yaptırttı, rapor hazırlattı, bunları da kamuoyuyla paylaştı,
Yine kendisini doğrudan ilgilendirsin ilgilendirmesin, hemen her konuda fikir beyan etti, görüşünü anlattı, destek oldu veya olmadı,
Destek istedi,
Özellikle demokratikleşme, Kürt sorunu hep TÜSİAD’ın öncelikleri oldu,
Bu yüzden de Başbakan,
TÜSİAD’a “Bu konuda da görüşünü belirt” demekte haklı,
Ama Başbakan da haksız,
Çünkü TÜSİAD ne zaman kendini doğrudan ilgilendirmeyen bir konuda açıklama yapsa, sadece Tayyip Erdoğan’dan değil, tüm başbakanlardan, hatta başbakan yardımcılarından fırça yedi,
“Size ne kardeşim” diye azar işitti, “Sırça köşkte oturup Türkiye ile ilgili ahkâm kesmekle” suçlandı,
Şimdi ortada komik bir durum var,
Her konuda fikrini açıklamaya bayılan TÜSİAD, ilk kez böyle bir konuda fikrini açıklamaktan kaçınıyor,
TÜSİAD’ın her konuda fikrini açıklamasına kızan siyasetçilerden biri, ilk kez TÜSİAD’a fikrini açıkla diyor,
Gel de çık işin içinden,
