Aysal ve Drogba ve hatta Terim

DROGBA adam gibi adam.

Adam gibi adamdan daha adam.

Geldiği günden beri Türkiye’ye sporculuk, adamlık dersi veriyor.

Maçlarda asla sinirlenmiyor. Sinirlense de 10 saniye içinde sinirini uzaklaştırıyor. Hakemlere itirazında bile zarafeti elden bırakmıyor.

Sert faul yapmamaya çalışıyor. Her faulünde rakipten özür diliyor.

İstemeden sakatladığı futbolcu rakibini hastanede ziyaret ediyor.

Her lafı, her hareketi ölçülü.

Son olarak bir ders daha verdi.

Ünal Aysal cep telefonuna Fatih Terim’den gelen mesajları televizyonlarda yayınlatıp Terim’i aşağılamaya çalışırken, Drogba Juventus maçından sonra “Üzerimizde çok emeği olan Fatih Terim’e teşekkür ediyorum” diyerek alınan puanı Terim’e hediye etti.

Bu büyük bir harekettir.

Tabii burada Terim’in de alması gereken bir ders var.

Göreve yeni gelen Terim olsa ve Drogba bu “jesti” ayrılan teknik direktörüne yapsaydı, Terim’in bundan çok da memnun kalmayacağını adım gibi biliyorum.

 

1’er buçuk puan

FARKINDA mısınız, Türkiye Futbol Federasyonu durum 2-1 Galatasaray’ın lehineyken son 1 dakikası oynanamadan yarım kalan Beşiktaş-Galatasaray maçının sonucunu hâlâ “açıklamadı”, hâlâ kimin kaç puan aldığını tescil etmedi.

Kural ortada.

Beşiktaş hükmen mağlup sayılacak.

Galatasaray 3 puanı alacak.

Ancak federasyon bunu hâlâ açıklamıyor.

Çünkü Türkiye’nin gördüğü ve görebileceği en eyyamcı federasyon olan bu federasyon, “Bu işin içinden nasıl çıkarız?” diye hesap yapıp duruyor.

Ben onlara basit iki yol önereyim.

Fenerbahçe’yi çok kızdırmak istemiyorlarsa, ki istemezler biliyorum, her iki takıma da yani Galatasaray’a da, Beşiktaş’a da 1’er buçuk puan verip 3 puanı paylaştırsınlar.

Fenerbahçe’yi kızdırmak umurlarında değilse, Beşiktaş ve Galatasaray’a aynı oranda yaranmak istiyorlarsa her iki takıma da 3’er puan versinler. Böylece sorunu çözmüş olurlar. Bu eyyamcılara yakışacak olan tam da budur.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Futbol kulüplerini Drogba kafalı adamlar yönettiği zaman.

Erişilebilirlik Araçları