Kaç yaşındakiler içebilir?

AKP’nin genç sözcüsü Suat Kılıç, Teke Tek’te konuğum oldu,

Kılıç kadar düzgün ve tempolu konuşan ve bu tempoyu hiç bozmadan saatlerce sürdürebilen bir siyasetçi görmedim,

Üç saat boyunca teklemeden çatır çatır tartıştı,

Elbette ki, partisini savundu, Bir ara konu alkollü içki yasaklarına geldi,

Kılıç böyle bir yasak getirmediklerini, tam aksine Türkiye’nin turizmdeki potansiyelini artırdıklarını, tatil köylerinde su gibi içki aktığını, iç turizmdeki canlanma sayesinde Türkiye’nin en tutucu yörelerinden bile bu tatil köylerine gidenler olduğunu ve başka bir hayat tarzıyla burada tanışıp kaynaştıklarını söyledi,

Kılıç’a göre, AKP’nin Türkiye’yi dönüştürmek istemediğine, gizli ajandası olmadığına bu bile tek başına yeterli örnekti,

"Biz Türkiye’yi kapamak değil açmak istiyoruz" dedi,

Ancak bir kötü alışkanlık olarak alkolle mücadele edildiğini anlattı ve "O zaman, yıllardır bu ülkede alkolizm ve alkolle mücadele eden Yeşilay’ı da kapatsınlar" önerisini getirdi,

Kılıç’a TAPDK’nın son yönetmeliğiyle alkollü içki kullanabilme yaşının 24’e çıkarıldığı yolunda bir algı oluştuğunu söyledim,

Üstüne basa basa şöyle dedi: "Yok böyle bir şey, Türkiye’de 18 yaşını doldurmuş herkes alkollü içki alabilir, tüketebilir, içkili mekânlarda alkollü içki içebilir, Burada hiçbir değişiklik yok, Eskiden nasılsa hâlâ öyle,"

24 yaşın nereden çıktığını sordum,

"Dünya Sağlık Örgütü’nün genç tanımlaması 24 yaşa kadar, TAPDK’nın belirttiği o, 24 yaşa kadar olanların alkolün zararlı etkilerinden korunması, Ama bu içki alamazlar, içemezler anlamında değil, Sadece bu yaştakilerin kötü alışkanlıklardan korunmasıyla ilgili, Yasak değil" dedi,

Eğer aksi bir uygulama görürsem hemen Suat Kılıç’ı arayacağım,


Hayırdır!

BÜLENT Arınç, "Hayat seks ve alkolden ibaret değil" demişti,

Cem Yılmaz, ki kendisi siyasete pek bulaşmaz, önceki akşamki gösterisinde en çok alkışlanıp izleyicinin olumlu tepkisini alan espriyi patlattı,

"Hayat seksle başlar, Hangimiz mitoz bölünmeyle dünyaya geldik" diyerek,

Bülent Bey, Cem Yılmaz’ın esprisinden mi bilmem ama hafif çark etti,

Şimdi az miktarda alkolü kabul etmiş, Seksi ise listeden çıkarmış, Yani seksin hayattaki önemini kabul etmiş,

Üç günde ne değişti bilmiyorum ama hayırdır inşallah!

 


Anayasa bir daha mı değişecek?

AKP Grup Başkanvekili Suat Kılıç’ın önemli sözlerinden biri de Anayasa değişikliğiyle ilgiliydi,

AKP’nin bir Anayasa dayatıp dayatmayacağını sordum,

"Asla" dedi,

"Elinizde bir metinle gidip ‘Bunu kabul ediyor musunuz’ diye sorup, karşı taraf aynen kabul etmeyince ‘Yeterli sayımız var’ diyerek değişikliği tek başına yapmak, diyaloğa açık olmak sayılmaz" dedim,

"Asla öyle yapmayacağız" dedi,

"Tam aksine tüm partiler, TÜSİAD, TOBB dahil tüm STK’lar, dernekler, medya, üniversiteler, hatta tek tek vatandaşlar bile katkıda bulunacak, Öyle hazırlayacağız, Tam bir uzlaşma arayacağız" dedi,

Bir de örnek verdi: "Sizin gazeteniz, Habertürk Gazetesi 12 Eylül’de referanduma sunduğumuz Anayasa metninde bir hata buldu, Biz ne yaptık? Baktık manşetteki uyarı doğru ve haklı, Hemen metni Meclis’te değiştirdik, Bu konuda bu kadar duyarlıyken, yeni Anayasa yaparken mi kimseyi dikkate almayacağız, Bizim bir dayatmamız olmayacak ama bize de kimse bir şey dayatmaya kalkışmasın,"

En çok merak edilen konuyu sordum Kılıç’a,

"Yeni Anayasa’da başkanlık veya yarı başkanlık sistemi mi öngörülecek?"

Kılıç buna da net bir "Hayır" yanıtı verdi,

"Hayır, yeni Anayasa’da böyle bir şey olmayacak, Bizim böyle bir şey getirmemiz söz konusu değil, Bu tartışılması, konuşulması, olgunlaşması gereken bir konu, Ama bugün değil, Bu Anayasa değişikliği, Türkiye’de bir sistem değişikliği getirmeyecek,"

Bu yanıt bana ilginç geldi,

Demek ki, bu Anayasa değişikliği, son Anayasa değişikliği olmayabilir,

Önümüzdeki 5 yıl içinde Anayasa’yı bir kez daha değiştirmek zorunda kalabiliriz,

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
İftiranın yakışanından bile korkmadığımız zaman

Erişilebilirlik Araçları